Didaktizm, romantizm, klasisizm... sanat ile felsefenin birbirine dügümlenmesine iliskin olasi semalar bunlardir; sözü gecen dügümün ücüncü unsuru da öznelerin, özellikle de genclerin egitimidir. Ancak, bana göre, sona ermekte olan yüzyilimizin ayirici özelligi, bu üc semaya doymus oldugu halde yeni bir sema gelistirmemis olmasidir. Bunun bir sonucu olarak günümüzde, dügümün unsurlari arasinda bir cözülme, sanat ile felsefe arasinda umutsuz bir baglantisizlik, bu ikisi arasinda gidip gelen seyin egitim izleginin tam anlamiyla gerilemesi söz konusudur. Bu kücük kitabin etrafinda döndügü tez de iste bu gözlemden gelistirilmistir Böyle bir doyma ve kapanma hali karsisinda yeni bir sema, felsefe ile sanat arasinda dördüncü bir dügümleme bicimi, önermeye calismak lazim. -Alain Badiou Badiounun baska bir estetigi arastiran bu kilavuzu, estetigi felsefenin bir alt disiplini olarak degil, estetik ürünlerin dile getirdiklerini basli basina bir felsefe olarak okumaya dönük bir girisim. Bunun icin siir, dans, tiyatro ve sinemayi kateden ve tekrar siire dönen yazar, sanatin, daha dogrusu basta Mallarm, Pessoa ve Beckett olmak üzere sanatcilarin kendi felsefelerinin pesine düsüyor. Baska bir estetik artik estetik-olmayan bir estetik. Duyumsalligin bugünkü yerinin karsisina yerlesmis bir estetik. Belki ancak estetigin icinden gecerek olusturulabilecek bir estetik.
Bitte wählen Sie Ihr Anliegen aus.
Rechnungen
Retourenschein anfordern
Bestellstatus
Storno







