Bilge Kedi - Kirci sinig, Ümran
12,99 €
inkl. MwSt.
Versandkostenfrei*
Versandfertig in über 4 Wochen
payback
6 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Ne kadar zaman gecti bilmiyorum. Yesil önce kirmiziya sonra turuncu ve ardindan sariya döndü. En sonunda gri ciplak dallar kaldi geride. Saatlerce degil mevsimlerce yürüyorum sanki. Ne sicagi ne sogugu hissediyorum. Yorgun degilim. Ac degilim. Uykum yok. Nereye gittigime dair en ufak bir fikrim yok. Hayatin bos bir resim defteri oldugunu söyleyenlere hak verdigim icin kiziyorum kendime ama onaylamadan duramiyorum. Kalemleri elinden alinmis cocuk gibi degil kalem nedir hic bilmeyen bir cocuk gibiyim; ne heyecanli ne üzgün. Telassiz adimlarimin beni götürdügü yerin benim son duragim oldugunu da…mehr

Andere Kunden interessierten sich auch für
Produktbeschreibung
Ne kadar zaman gecti bilmiyorum. Yesil önce kirmiziya sonra turuncu ve ardindan sariya döndü. En sonunda gri ciplak dallar kaldi geride. Saatlerce degil mevsimlerce yürüyorum sanki. Ne sicagi ne sogugu hissediyorum. Yorgun degilim. Ac degilim. Uykum yok. Nereye gittigime dair en ufak bir fikrim yok. Hayatin bos bir resim defteri oldugunu söyleyenlere hak verdigim icin kiziyorum kendime ama onaylamadan duramiyorum. Kalemleri elinden alinmis cocuk gibi degil kalem nedir hic bilmeyen bir cocuk gibiyim; ne heyecanli ne üzgün. Telassiz adimlarimin beni götürdügü yerin benim son duragim oldugunu da bilmiyorum. Cünkü son durak ne demek sadece siz insanlar biliyorsunuz. Ben sadece yasiyorum. Gitmeyi biliyorum ama durdugumu ancak durunca anlayacagim. Sahibi coktan kalkip geride sadece iki damla terini birakmis yataklar gibi mahzun dere yataklarinin üstündeki tahta köprüden, saman balyalarinin küp sekerler gibi üst üste dizildigi tarlalardan, kanatli demir kuslarin kulaklari sagir eden gürültüsüyle havalandigi düzlüklerin kenarindan, yalin ayak cocuklarin beni görmezden gelen Karabasin agzindan kocaman bir somunu kapma yarisi yaptigi mahallelerden, topuklari ile kaldirimlari döven kadinlarin, ayakkabilari aynayi kiskandiran parlakliktaki erkeklerin girip ciktikca kapidaki zili titrestirdikleri kahve kokulu dükkanlarin oldugu sokaklardan, ne önüme ne ardima bakarak, ritmik, tekdüze adimlarla geciyorum... Basak sarisi tüylerini ve koca göbegini oksamama izin vererek ruhumu tamir eden zeytin gözlü, dört ayakli oglumun nezdinde tüm bilge kedilere ve ismini ezberlemek zorunda oldugu en büyük bilgenin kendi icinde yasadigini fark edenlere...