Walser gibi yazarlar dünyayi yönetenler arasinda yer alsaydi, savas olmazdi. Yüz bin okuru olsaydi, dünya daha iyi bir yer olurdu. -Hermann Hesse Robert Walsere göre büro, insanin kendi hayatina yabancilastigi ama bu yabanciligin icinde düs görmeyi kesfettigi bir yerdir. Tam da bu yüzden kalemini bu ikiligin kiyisina yerlestirir. Bir yanda disiplinin, kurallarin, saatlerin ve dosyalarin agirligi... Diger yanda hayallerin, ic sesin ve kücük bir baskaldirinin kipirtisi... 1900lerin basinda bir bankada yardimci katip olarak yasadigi deneyimleri edebiyata dönüstüren Walser, modern dünyanin en sessiz figürlerini; katipleri, yardimcilari, memurlari, bir kisir döngüye takilmis fakat düsbaz beyaz yakalilari görünür kiliyor. Onlarin siradan gibi görünen günleri, Walserin kaleminde insan ruhunun karmasik bir haritasina dönüsüyor. Melvillein, Gogolün ve Kafkanin hicivlerini animsatan Büroda, calisma dünyasini hem aydinlatici hem de kivrak bir ironiyle cözümlüyor. Fakat bu kez söz patronlarda degil, masanin öteki tarafinda oturanlarda. Walserin hikayeleri, tekdüze bir büro sabahinin icinde yankilanan o hafif fisiltiyi duyabilenler icin sessiz ama sarsici, sade ama derin bir edebiyat...
Bitte wählen Sie Ihr Anliegen aus.
Rechnungen
Retourenschein anfordern
Bestellstatus
Storno







