Dogunun Kayip Krali - Durgun, Fatih
16,99 €
inkl. MwSt.
Versandkostenfrei*
Versandfertig in über 4 Wochen
payback
8 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Prester John efsanesi, 12. yüzyilda Avrupanin kendi özgün kosullarinda ortaya cikti ancak farkli kültür ve cografyadan insanlarin iletisim kosullarinin günümüze nispetle hayli sinirli oldugu bir cagda, birbirlerinden etkilenmeleri nedeniyle insanligin ortak mirasi haline geldi. Bati, Dogu, Avrupali gibi kavramlarin kurgusalligina karsi dikkatli olmamiz gerekse de özellikle Hristiyanlik ve Islam merkezinde bir catisma ortaminda ortaya cikip islevsel hale geldigi, Hindistan ve birkac yüzyil sonra Etiyopya üzerinden tanimlandigi, Yahudi geleneginden Antikite, Erken Hristiyanlik ve Islam…mehr

Andere Kunden interessierten sich auch für
Produktbeschreibung
Prester John efsanesi, 12. yüzyilda Avrupanin kendi özgün kosullarinda ortaya cikti ancak farkli kültür ve cografyadan insanlarin iletisim kosullarinin günümüze nispetle hayli sinirli oldugu bir cagda, birbirlerinden etkilenmeleri nedeniyle insanligin ortak mirasi haline geldi. Bati, Dogu, Avrupali gibi kavramlarin kurgusalligina karsi dikkatli olmamiz gerekse de özellikle Hristiyanlik ve Islam merkezinde bir catisma ortaminda ortaya cikip islevsel hale geldigi, Hindistan ve birkac yüzyil sonra Etiyopya üzerinden tanimlandigi, Yahudi geleneginden Antikite, Erken Hristiyanlik ve Islam kültürlerine kadar bircok farkli kaynaktan beslendigi icin Bati-Dogu karsilasmasi ekseninde gelisti. Prester John ve ülkesi hakkindaki efsane, asagilik duygusuyla, kendine fazlaca güvenme ve farkliligiyla gurur duyma arasindaki büyük gerilim hattinda gelisti. Aden Cennetine en yakin noktada ütopik bir toplum kuranlara bir taraftan imrenildi ama acayip yaratiklarla bir arada yasayan bu insanlarin kendilerinden farkliligi ve baska türlü bir Hristiyanligin mensubu olduklari Prester John ülkesi tasvirlerinin odak noktasiydi. Nadiren Katolik, ama Dogu Hristiyanligi itikatlari temelinde cogunlukla Nesturi, kimi zaman da Yakubi olarak betimlenen Prester John ve tebaasi, -Hristiyanlar, ütopik bir toplum kursalar da- Latin Hristiyanlari gibi hakiki imanin takipcileri degillerdi. Kimi zaman kiskancliga dönüsen imrenme ile Havari Petrusun Kilisesine tabi olmanin yarattigi üstünlük duygusu, ütopyanin gerilim hattinin en önemli noktasiydi.