Yücel Balku, öykülerinde rüyalar, labirentler, efsaneler, gizemli semboller ve tilsimlarla dolu; tarihle simdinin ic ice gectigi alisilagelmis zaman tasarilarinin yikildigi esatir bir evren insa etti. Ayni zamanda geleneksel anlatilar ve modern metinlerle kurdugu sahici bag, ona nadir rastlanan bir muhayyile gücü ile eskimeyen hikayeler yazabilme yetenegini bagisladi. Goncanin Ücüncü Gününde karsilastigimiz her kahramanda ve hikayede kesfedilmeyi bekleyen bir gizem vardir. Okur, her öyküde heyecanla bu gizemin izini sürer. Yazarin tasarladigi mekanlar ve anlatilar kesfin gerceklesmesi icin olusturulmus yollardir. Öyküler okurun ancak sonsuz ic baglantilar ve ipuclariyla cözebilecegi acik uclu bir evrende gecer Bazen bir düsle, bazen haritalarla, bazen icinde hikayemizin yazili oldugu bir cevsenle, bazen uzaklardan gelen bir igdenin kokusu ve bazen de kivrilarak önümüzden gecen bir yilanin biraktigi izle yolumuzu buluruz. Süktun en yasli hüneridir; cok derin susup dünyayi disladiginiza inandiginiz anda icinizdeki bir tohuma sessizce su verir. Yeserirken ruhunuz bile duymaz.
Bitte wählen Sie Ihr Anliegen aus.
Rechnungen
Retourenschein anfordern
Bestellstatus
Storno