Servet-i Fünn ve II. Mesrutiyet sonrasi dönemlerde eserler ortaya koymus olan Ahmet Hikmet Müftüoglu; Türk edebiyati tarihinin önemli sahsiyetleri arasinda yer almaktadir. Türkcülük akimi isiginda cesitli eserler kaleme alan yazarin hikayelerinin muhtevasi, hem sosyal hem de ferd meselelerden olusmaktadir. Esere ismini veren Haristan, diken bahcesidir; ilk hikayede onun yaninda var olan ise Gülistandir, gül bahcesidir. Dikenli bahcelerde elleri kanarken insanin, güllerin mahmur eden kokusu acilarini dindirebilir. Yasam, her zaman gül bahcelerine giden dikenli yollarla cevrilidir. Ahmet Hikmet Müftüoglu da gercek mutlulugu ancak bu iki diyarin birlesmesinde görmektedir. Elinizdeki eserin her bir cümlesi, cümleler icindeki her bir kelimesi; gecmisten günümüze dogru esen bir yel gibidir. Okur, her sayfa cevirisinde esen o yelin kokusunu hissedecek, tasidigi havanin yumusakligiyla sarip sarmalanacaktir. Ahmet Hikmet Müftüoglunun kalemini savurarak estirdigi bu yel, okurun yüregine dokunacak; kimini yakacak kimini ise serinletecektir.
Bitte wählen Sie Ihr Anliegen aus.
Rechnungen
Retourenschein anfordern
Bestellstatus
Storno







