Oyun oynamayi bilenlerin bildigi bir sir vardir Her oyun, oyuncunun yenilgi ihtimalini, kosullardan bagimsiz olarak, kendi icinde tasir. Cünkü oyunun basi da sonu da daima sansa baglidir. Ilk sans ailedir- daha dogrusu, insanin icine firlatildigi cevreyle kurdugu iliskilerden neset eden zoraki oyundur. Ikinci sans ise kaybin ve yenilginin telafisini; gecmise ve gelecege es zamanli duyulan bir özlemin doyumunu icerir. Ikinci Sanslarin anlattigi hikayenin sahiden basladigi nokta burasidir Dünyamiz neredeyse bütünüyle ikinci sanslardan örülmüs gibidir. Phillips ve Greenblatt ikinci sansi bu sekilde kavramsallastirabilmek icin Shakespeare edebiyatindan ve Freudcu psikanaliz geleneginden yararlanir. Shakespeare birinci ve ikinci sanslarin yazaridir Komedyalarinda mucizevi bir imkanin gercekligini, ilk sansa geri dönüsün yine sansa baglanan sarkisini söylerken; tragedyalarinda ise insanin hem birinci hem de ikinci sanslarini yitirmesinin ibret verici hikayesini anlatir. Freud ve takipcileri düsünce sahnesine tam da buradan giris yapar Cocuk gelisimi basli basina birbirini takip eden ikinci sanslardan ibaret degil midir Sonsuzlugun uzaminda kac kez cinlarsa cinlasin, yeniden denemek daima ikinci sans gibi hissettirmeyecek midir Acaba basina ne gelir de insan kendi ikinci sanslarina düsman kesilir Ama iste iyi oyuncunun bildigi sir da budur zaten Marifet oynamakta degil, her seferinde oyuna geri dönebilecek gücü bulabilmektedir.
Bitte wählen Sie Ihr Anliegen aus.
Rechnungen
Retourenschein anfordern
Bestellstatus
Storno