Yalan rüzgarini kimin üfürdügü cok gecmeden ortaya cikti. Zamanin Bursa Valisi Oguz Kaan Köksal ve Bursa Emniyet Müdürü Hüseyin Capkin sabahin köründe bütün ajanslara haber vererek EMNIYETIN ÖNÜNDE bir basin toplantisi yapmislar, eylem hazirligindaki Ensar El Islam Örgütünü nasilda sucüstü yaptiklarini ballandira ballandira tüm dünyaya anlatmislar. Düsünün iclerinde Allahin gariban sütcüsü ve toplama bilgisayarlardan rizkini cikarmaya calisan eski büyük birlikci gariban delikanlilar kendilerinin bile haberi olmadan uluslararasi terörist olarak damgalanmislar. Savciya hakime ne hacet vali ve emniyet müdürü hemen oracikta vermisler hükmü. Iste böyleydi bu adamlar, bunlar aslinda devletin hukuk düzenine 15 Temmuzdan cok önce de böyle defalarca tecavüz ettiler ama o zamanlar cikarlari iktidarla örtüstügü icin ya görülmedi, ya da gösterilmedi. . Kisa bir ikram ve tanisma faslindan sonra konsolos hanim insan haklari konusacak oldu, daha birkac cümle kurmustu ki araya girip sözünü kestim ve kusura bakmayin efendim Guantanamo orada oldukca ben Amerika ile insan haklari konusmam. Dünyada insan haklarini en fazla ihlal eden bir devletin diplomati ile insan haklari konusmayi kendime zül addederim dedim ve ilave ettim zaten sizin buraya gelisinizin baska bir sebebi olmali, neyse onu acikca söyleyin lütfen biz de ona göre cevap verelim. Bu defa Ankaradan gelen ve Türkceyi de iyi bilen melez kiz benim aciklik politikami sevmis olmali ki dogrudan konuya girdi; Baskanim biz aslinda bir arastirma yapiyoruz ve size bir soru soracagiz dedi. Buyurun sorun tabi zaten onun icin gelmissiniz dedim ve sordu, soru aynen söyleydi; Gülen cemaati bir parti kurarsa sizce yüzde kac oy alir Hah söyle dedim ve hic sektirmeden cevabi yapistirdim.
Bitte wählen Sie Ihr Anliegen aus.
Rechnungen
Retourenschein anfordern
Bestellstatus
Storno