Kurtlarla kusatilmis bir kent, ülke, dünya. Bu kurtlar vahsi, saldirgan, kalles Uygarligin ortasinda eli silahli siviller; gencleri kaciran, iskence eden, vurup öldüren. Bu kurtlar bürokrasiden birileri, alttan üstten memurlar, avukatlar, doktorlar, komsular; en belalilari sermaye sahipleri ve onlara hizmet edenler. Bu kurtlar arasinda yeni yitirdigi kocasi da var yazarin; egitecegini, dönüstürecegini sandigi köyden gelen gencecik hizmetkari da. Kurtlar kalabalik, kurtlar her yerde. Ama dostlar da var elbet. Bu karanlik gecenin ucunda isiga ulasacaklari umuduyla yasayan ve kendince mücadele eden dostlar Gazeteciler, yazarlar, cevirmenler, sanatcilar, devrimciler. Kurtlarla dolu bir karabasandan uyanan yazarimiz, bir gün ve gece boyunca; yasanan koyu karanligin, gencliginin, evliliginin, yazarliginin, iliskilerinin muhasebesini yapiyor yalnizliginin ortasinda, kocamisliginin baharinda. Düs ile gercegin ic ice gectigi bir sahneye dönüsen evinde, anilarla ve hayaletlerle bas basa acimasiz ve sakinmasiz bir sorgulamaya dönüsüyor her ani. Kurtlar arasinda kendini arayan bir kadin yazarin romanini yaziyor Peride Celal bu kez. Öte yandan romanin romanini yazmak isteyen bir yazarin kurtlarla mücadelesi bu kitap. Kendi yasamindan hareketle olusturulmus bir kurgu Gerceklige cok yakin ama gercekten uzak.
Bitte wählen Sie Ihr Anliegen aus.
Rechnungen
Retourenschein anfordern
Bestellstatus
Storno







