17,99 €
inkl. MwSt.
Versandkostenfrei*
Versandfertig in über 4 Wochen
payback
9 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Bir dilin yasatilmasi ve kullanilmasi icin ilk sirada söz varliginin ortaya konulmasi gerekir. Özellikle baska bir siyasi olusum altinda yasayan topluluklar icin bu durum son derece önemlidir. Böyle bir calisma hem yasadiklari toplumla adaptasyonu saglamada yardimci olacak hem de dilin söz varligini kayit altina alacaktir. Besarabya Gagauzlarinda bunu ilk fark eden kisi bir din adami olan Mihail Cakirdir. O, mill kimlikle dil arasindaki baglantiyi kurmus olmali ki yazdigi Besarabiyali Gagauzlarin Istoriyasinda özellikle bu konu üzerine egilmistir. Gagauzlarin Türk kökenli bir halk oldugunu…mehr

Produktbeschreibung
Bir dilin yasatilmasi ve kullanilmasi icin ilk sirada söz varliginin ortaya konulmasi gerekir. Özellikle baska bir siyasi olusum altinda yasayan topluluklar icin bu durum son derece önemlidir. Böyle bir calisma hem yasadiklari toplumla adaptasyonu saglamada yardimci olacak hem de dilin söz varligini kayit altina alacaktir. Besarabya Gagauzlarinda bunu ilk fark eden kisi bir din adami olan Mihail Cakirdir. O, mill kimlikle dil arasindaki baglantiyi kurmus olmali ki yazdigi Besarabiyali Gagauzlarin Istoriyasinda özellikle bu konu üzerine egilmistir. Gagauzlarin Türk kökenli bir halk oldugunu üstüne basa basa belirtmistir. Cakirin diger bir özelligi de ana dilde ibadet yapmayi kolaylastirma amaciyla Gagauzlar icin anlasilmaz olan Rumence ve Rusca din kitaplarini Gagauzcaya cevirmesidir. Cünkü bu metinlerin - Moskovun da belirttigi üzere - Gagauzlar icin bir karsiligi yoktu. Oradaki sözler anlasilamamaktaydi. Bu anlamda Cakir, günümüzde de cesitli boyutlarda tartisilan ana dilde ibadet meselesini o dönemde cözmeye calismistir.