Modern Zamanin Tarihi - Yilmaz, Levent
13,99 €
inkl. MwSt.
Versandkostenfrei*
Versandfertig in über 4 Wochen
payback
7 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

1687 yilinin Ocak ayinda, Fransiz Akademisinde, sonradan Eskilerle Modernler Kavgasi diye anilacak büyük bir tartisma koptu. Bu, aslinda zaman olgusu ve kavraminin algilanisina dair radikal bir dönüsümdü Tanrilar yavas yavas dünyayi terkediyor, insanlar ise tarihi hem yapmaya hem de yeni bir bakisla yazmaya basliyordu. Bu kavga, kimilerinin dedigi gibi Avrupa bilincinin gecirdigi büyük buhranin bir göstergesiydi. Böylece Eskinin hizla daha da eskidigi, Yeninin ise sadece yeni olusuyla bir deger haline geldigi bir zamana girilecekti. Levent Yilmaz bize iste Bati tarihindeki bu esigi, bu…mehr

Andere Kunden interessierten sich auch für
Produktbeschreibung
1687 yilinin Ocak ayinda, Fransiz Akademisinde, sonradan Eskilerle Modernler Kavgasi diye anilacak büyük bir tartisma koptu. Bu, aslinda zaman olgusu ve kavraminin algilanisina dair radikal bir dönüsümdü Tanrilar yavas yavas dünyayi terkediyor, insanlar ise tarihi hem yapmaya hem de yeni bir bakisla yazmaya basliyordu. Bu kavga, kimilerinin dedigi gibi Avrupa bilincinin gecirdigi büyük buhranin bir göstergesiydi. Böylece Eskinin hizla daha da eskidigi, Yeninin ise sadece yeni olusuyla bir deger haline geldigi bir zamana girilecekti. Levent Yilmaz bize iste Bati tarihindeki bu esigi, bu kirilmayi kücük, incelikli firca darbeleriyle resmediyor Batili toplumlar Tarihe ilk adimlarini nasil attilar Tarihe - yani gecmisle araya mesafe koymaya, simdinin dolulugu duygusuna ve gelecegi planlama, düzenleme faaliyetine Nasil oldu da Batili toplumlar, olan biten herseyin bir alinyazisi, gelecegin aslinda gecmisin bir yansimasi, tarihin ise tekerrürden ibaret oldugu, gelenek ve atasözlerinin en hakiki mürsit oldugu düsüncesinden kopabildiler Kisacasi Bati nasil Modern oldu, Batililasti Modernler tartismasi bizce bugün Avrupa-disi dünyanin büyük bir bölümünde ama kuskusuz en hararetli bicimler altinda Türkiyede sürüyor. Levent Yilmazin Türkce tarih yazimindaki genel epistemolojik takipcilik, aktarmacilik ya da özcülük gibi egilimlere düsmeksizin, bizatihi Batiyi inceleme nesnesi haline getirebilen bir güven ve yetenege sahip olan bu kitabinin, genellikle Aydinlanmanin etkileri diye sematiklestirilmis ezbere tarihsel bir icerik kattigini, ete kemige büründürdügünü düsünüyoruz.