Salih asla bir Sovyet sempatizani degildi, olamazdi da zaten. Ama edebiyata düskün, zamaninin cogunu hikayeler yazmaya adamis, siirden zevk alan biri olarak Nazim Hikmetten hoslanmasi da ona cok tabii geliyordu. Ayrica sairin ezildigine inandigi isci, köylü, emekci sinifini savunmasinda da ne kötülük olabilirdi ki Bu da yasamin bir gercegi degil miydi Aslinda yabanci memleketteki egitimi sirasinda birkac Sovyet yanlisi kisi ile tanismis, komünist rejimin teorik esaslarini onlarla müzakere etme sansi da olmustu. Bu konuda derinine bilgi sahibi oldugu söylenemezdi yine de. Faruk kucagindaki kizi ile sertce dönüp bahce kapisina dogru birkac adim atti. Ayten ümitsizce sokak kapisinin önünde kalakalmisti. Kocasinin hakli cikmasi onun yüreginde de bir burukluk yaratmisti. Fakat tam o sirada sokak kapisi birden aralandi. Hepsi merakla baslarini cevirip aralanan kapiya baktilar. Ufacik tefecik ciliz bir kadin, titrek sesle soruyordu. Faruk... Kardesim... Sen mi geldin Polisiye türünün Türkiyedeki usta kalemi Osman Aysu bir ilk tarihi romanla okurlarini Ikinci Dünya Savasi Türkiyesine götürüyor. Tek partili dönemin siyasi atmosferinden cekip cikardigi karakterleri ve onlarin yasanmisliklarini en canli, en kalici halleriyle anlatarak, bizleri kirklarin Türkiyesinde tanikliklarla dolu tanidik bir yolculuga cikariyor.
Bitte wählen Sie Ihr Anliegen aus.
Rechnungen
Retourenschein anfordern
Bestellstatus
Storno







