Bir sahin, genis ovanin üzerinde yükseliyor; kendisini görür görmez kacismaya baslayan ürkek tavsanlarin pesine düsüyor; izlerini sürüyor, alcaliyor ve uygun zamanda, tavsan ne kadar hizli kosarsa kossun, pencelerinin arasina aliveriyordu. Bazen ovadaki bir tavsan degil de uyanik bir tilki oluyor, calilarin ardina saklaniyor lakin sahin, isi hic kolay olmasa da avindan vazgecmiyordu. Ertugrul Gazi; nice topraklari yurduna katarken bunun, kendisinin bu dünyadan göcmesiyle son bulmayacagini biliyordu. Oglu Osman Gazi, babasi Ertugrul Gazinin yolundan giderek tipki ovaya inen bir sahin gibi cihan hakimiyeti kurmak adina yeni memleketlerin izini sürüyordu. Sahinin, tavsani almadan vazgecmedigi gibi o da göz koydugu topragi kendisine yurt edinmeden birakmiyordu. Osman Gazi de son nefesini verirken basta o yesil Bursanin, oglu Orhan Gazi tarafindan fethedilecegini biliyordu. Bu miras, babadan ogula en kiymetli hazine olarak aktariliyordu. Ragip Sevki Yesim, Ovaya Inen Sahin kitabinda tipki tarihin icinden dogan bir ses gibi yükseliyor ve sizleri, tarihin karanlik dehlizlerinde nefes kesici bir yolculuga cikariyor. Eser; tarihini eksiksiz ve dogru sekilde ögrenmek isteyen, bunu yaparken de bir romanin sürükleyici akisina kapilmayi arzulayan herkesi sayfalarina davet ediyor.
Bitte wählen Sie Ihr Anliegen aus.
Rechnungen
Retourenschein anfordern
Bestellstatus
Storno







