16,99 €
inkl. MwSt.
Versandkostenfrei*
Versandfertig in 1-2 Wochen
payback
8 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Neler konu¿ulacä¿n¿ merakla beklerken araya birden reklamlar girdi. Bir saat boyunca aral¿ks¿z reklamlar¿ izledi. Sabah yaklä¿rken gözleri yeniden ekrana kilitlendi. Anlams¿z bir sessizlik içinde aral¿klarla reklamlara bak¿yordu. Reklamlar¿n birazdan bitece¿ini, haberlerin bälayacä¿n¿ san¿yordu ama yan¿l¿yordu. Reklamlar durmaks¿z¿n devam ediyordu. Yiyecek, içecek, giysi, mutfak ve mobilya konulu reklamlar bittikten sonra bakanl¿klara ait reklamlar bälad¿. Säl¿k, e¿itim, emniyet ve ordu bäta olmak üzere bütün kurumlar¿n mükemmel oldu¿u, liyakatten ödün verilmedi¿i anlat¿l¿yordu. Oysa gerçekte…mehr

Produktbeschreibung
Neler konu¿ulacä¿n¿ merakla beklerken araya birden reklamlar girdi. Bir saat boyunca aral¿ks¿z reklamlar¿ izledi. Sabah yaklä¿rken gözleri yeniden ekrana kilitlendi. Anlams¿z bir sessizlik içinde aral¿klarla reklamlara bak¿yordu. Reklamlar¿n birazdan bitece¿ini, haberlerin bälayacä¿n¿ san¿yordu ama yan¿l¿yordu. Reklamlar durmaks¿z¿n devam ediyordu. Yiyecek, içecek, giysi, mutfak ve mobilya konulu reklamlar bittikten sonra bakanl¿klara ait reklamlar bälad¿. Säl¿k, e¿itim, emniyet ve ordu bäta olmak üzere bütün kurumlar¿n mükemmel oldu¿u, liyakatten ödün verilmedi¿i anlat¿l¿yordu. Oysa gerçekte bütün kurumlar çökmü¿tü. Daha geçenlerde, gecelik konaklama ücreti iki emekli maä¿na denk gelen bir otelde yang¿n ç¿km¿¿, gerekli önlemler zaman¿nda al¿nmad¿¿¿ndan seksen ki¿i yanarak can vermi¿ti. ¿¿çi güvenli¿inden, güvenli çal¿¿ma ortamlar¿ndan söz edilemedi¿i gibi turistik otellerde bile can güvenli¿i yoktu. Hastanelerde randevu bulmak aylar sürüyordu. Doland¿r¿c¿lar, katiller sosyal medya dahil ülkenin her yerinde rahatça at köturuyordu. Oysa ekranda gülen doktorlar, ¿ifa bulan hastalar, p¿r¿l p¿r¿l hastaneler vard¿. Gerçekteyse insanlar saatlerce acil servis kap¿lar¿nda bekliyor, özel hastaneler ve doktorlar her türlü doland¿r¿c¿l¿¿¿ yaparak devletten hak etmedikleri paralar¿ al¿yorlard¿. Hatta yeni döan bebekleri öldürerek hastane gelirlerini art¿ran doktorlar¿n varl¿¿¿ gazetelere, internet sitelerine haber olmu¿, çok say¿da doktor, hem¿ire tutuklanarak hapse at¿lm¿¿, çetenin bä¿ oldu¿u söylenen bir doktor hapishanede davas¿ görülürken intihar etmi¿ti. Kanser hastalar¿ zaman¿nda ameliyat olam¿yor, milletvekilleri, i¿ adamlar¿ ve zenginler daha iyi säl¿k hizmeti için yurt d¿¿¿na giderken, yoksullar sürünüyordu. Ekrana yans¿yan bir di¿er reklamsa çevreyle ilgiliydi. Bir kad¿n sesi, "Ye¿il Devrim Bälad¿! Milyonlarca äaç dikimi yap¿ld¿. Bu ülke, bu ormanlar bizim!" diye bä¿r¿yordu. Oysa Nasuh, kendi mahallesindeki tek park¿n geçen ay apartman in¿aat¿ için y¿k¿ld¿¿¿n¿, kilometrelerce ormanl¿k alanlar¿n ¿irket ç¿karlar¿ için katledildi¿ini, meralara, ovalara, en verimli tar¿m arazilerine termik santraller yap¿ld¿¿¿n¿, olan santrallerin filtresiz çal¿¿t¿¿¿n¿, asit yämuru alt¿ndaki bitki örtüsünün can çeki¿ti¿ini biliyordu. Reklamda çocuklar çimenlerde köuyor, aileler huzur içinde piknik yap¿yordu. Gerçekteyse ¿ehirler nefes alamaz hale gelmi¿, bälar, bahçeler, äaçlar yok olmu¿, her yer beton y¿¿¿n¿na dönü¿mü¿tü. Su, toprak ve hava kirlili¿i had safhaya uläm¿¿t¿. Fabrikalar ve termik santraller at¿klar¿n¿ ar¿tmadan su kanallar¿na böalt¿yordu. Hava kirlili¿i nedeniyle ülkenin pek çok bölgesinde akci¿er hastal¿klar¿nda art¿¿ olmu¿tu. K¿sa sürede daha fazla kazanmaya çal¿¿an ¿irketler, masraf yapmamak için çevreyi koruyacak önlemleri almaktan kaç¿n¿yor, yetkililerse bu ¿irketlerin her türlü zararl¿ faaliyetine göz yumuyor, bütün bunlar yetmezmi¿ gibi ülkenin can¿na ot t¿kayan bu oligarklar¿ vergi aflar¿yla, para transferleriyle destekliyordu. Nas¿l ye¿il bir çevrede yäand¿¿¿ yalanlar¿yla dolu reklam bittikten sonra, bu kez e¿itim sistemine övgüler yäd¿ran reklam bälad¿. Çocuklar¿n tabletlerle ders i¿ledi¿i, laboratuvarlarda deneyler yapt¿¿¿ gösteriliyordu. Oysa din temelli e¿itime geçilmi¿, bilimsel konular, dini konular¿n gerisine itilmi¿ti. Kul bilincini geli¿tirmek için öncelikle din e¿itimlerine önem veriliyordu. Devlet okullar¿n¿n hiçbirinde laboratuvar, kütüphane gibi ortamlar kalmam¿¿t¿. Ö¿renciler derme çatma okullarda, kaloriferleri yanmayan, temizli¿i yap¿lamayan s¿n¿flarda ders yap¿yor, çok pis tuvaletlere girip ç¿k¿yorlard¿. Tek adam¿n saray¿nda her gün yü
Autorenporträt
Rehber ö¿retmen Yusuf Solmaz, Ankara Üniversitesi E¿itim Bilimleri Fakültesi, E¿itimde Psikolojik Hizmetler Bölümü mezunu. Okullarda psikolojik dan¿¿man olarak görev yapt¿. Solmaz, 1963 y¿l¿nda Türkiye'de dödu. ¿lkokul ve liseyi Yozgat'ta tamamlad¿. Üniversite e¿itimine 1983 y¿l¿nda Ankara'da E¿itim Bilimleri Fakültesi'nde bälad¿. Fakültenin, önceki ad¿ E¿itimde Psikolojik Hizmetler (EPH), ¿imdiki ad¿ Psikolojik Dan¿¿man ve Rehberlik (PDR) olan bölümünden mezun oldu. Ülkenin de¿i¿ik yerlerinde okul psikolojik dan¿¿man¿ olarak görev yapt¿. ¿lkokul, ortaokul, lise, anaokulu, rehberlik arät¿rma merkezi gibi kurumlarda, otuz y¿la yak¿n okul psikolöu olarak çal¿¿t¿. Askerli¿ini, ö¿retmensizlik nedeniyle aç¿lamayan bir okulda, ad¿ terörle an¿lan, çok say¿da ö¿retmenin ve sivilin terör kurban¿ oldu¿u bir bölgede, asker ö¿retmen olarak yapt¿. Küçük bir mezrada, birle¿tirilmi¿ bir s¿n¿fta Türkçe bilmeyen ö¿rencilere, bir y¿l kadar, okuma yazma e¿itimi verdi. Bir grup arkadä¿yla, ö¿retmenlerin mesleki sorunlar¿n¿ ele alan, demokratik ve laik e¿itimi savunan bir derginin ç¿kar¿lmas¿nda, bas¿lmas¿nda, dä¿t¿lmas¿nda, yäat¿lmas¿nda gönüllü olarak görev ald¿. Yeni kurulan e¿itim sendikas¿na kayd¿n¿ yapt¿rd¿¿¿nda, ö¿retmenlerin sendikalara üye olmas¿ yasakt¿. Darbeci generaller, e¿itimcilerin, akademisyenlerin, memurlar¿n sendika üyesi olmas¿n¿ istemiyordu. Yusuf Solmaz, buna benzer anti demokratik yasalara kar¿¿ ç¿kt¿. Meslek hayat¿ boyunca darba hukukunu de¿i¿tirmeyen, bu hukuk üzerinden ülke yöneten iktidarlar¿ protesto eden eylemlere kat¿ld¿. Kimi dergi ve gazetelerde yay¿mlanan yaz¿lar¿ndan dolay¿ ad¿ defalarca soru¿turmalara konu oldu. Birçok kez dü¿üncelerinden, mesleki çal¿¿malar¿ndan ve sendikal faaliyetlerinden, kat¿ld¿¿¿ eylemlerden dolay¿ kurum amirleri taraf¿ndan disiplin cezas¿ ile cezaland¿r¿ld¿. ¿¿ hayat¿n¿n önemli bir k¿sm¿ bu cezalar¿ iptal ettirmeye çal¿¿makla geçti. Görev yapt¿¿¿ okullar¿n çöunda yöneticilerin sistematik y¿ld¿rma giri¿imlerine maruz kald¿. Yüksek lisans yapmaya hak kazan¿nca tekrar Ankara'ya döndü. Mast¿r çal¿¿malar¿n¿, üniversitenin Güzel Sanatlar E¿itimi alan¿nda sürdürdü. Farkl¿ üniversitelerden sanat e¿itimi, sanat ele¿tirisi, sanat psikolojisi, sanat tarihi, sanat ve yarat¿c¿l¿k, sanat ve insan, sanat ve varolu¿ psikolojisi üzerine dersler ald¿. E¿cinsel e¿ilimleri oldu¿u ileri sürülen ünlü yazar Sait Faik'in hayat¿n¿ tez konusu olarak inceledi. Bu çal¿¿ma, tez dan¿¿man¿n¿n e¿cinselik konusuna...