Vergi alaninda tarihte iz birakmis bir milletiz. Nitekim, SParayi Lidyalilar, vergiyi Sümerler, verginin vergisini de Türkler bulmustur. Hatta bir asama daha ileri gidip, verginin vergisinin vergisi alinir oldu. Vergi literatüründe bu onur da bize yeter. Farkinda olsun veya olmasin, sade bir vatandas her gün ortalama 20 farkli vergi ile muhatap olmaktadir. Bir paket sigaranin 82sinin, bir sise rakinin 63,5inin, bir sise biranin 50sinin, bir litre benzinin 41inin, bir cep telefonunun 51inin vergiden olustugu bir ülkede yasiyoruz. Yoksulluk siniri kadar ücret alan bir calisanin brüt maasinin 35i vergi ve sosyal güvenlik primi olarak daha maasi eline gecmeden kaynakta kesiliyor. Bu kitabi okurken, adini daha önce hic duymadiginiz pek cok ad altinda vergi ve vergi benzeri ödemede bulundugunuzu göreceksiniz. Bazen sasiracak, bazen kizacaksiniz. Ama en önemlisi, bu kitabi okuduktan sonra ödediginiz vergileri sorgulamaya ve nasil kullanildiginin hesabini sormaya baslayacaksiniz. Iste bu da gercek demokrasiye ulasabilmemizin önündeki en büyük engelin kalkmasi demektir. Demokrasi kültürünün olusumunda vergi farkindaligi önemli bir yere sahiptir. Bir ülkede vergi bilinci ne kadar yüksek olursa hak arama bilinci de o kadar yüksek olur. Vergi bilincinin olusumu, vergi sisteminin anlasilmasi ve anlamlandirilmasi ile mümkündür. Bu kapsamda, kimlerin, neye, ne kadar vergi ödedigi ile kimlerin vergi ödemedigi konulari birlikte önem kazanir. Bu nedenle neye, ne kadar ödedigini bilmeyenler, bu paralarin nereye harcandigini sormaz, sorgulayamazlar. Bu kitap, toplumda vergi farkindaliginin, vergi bilincinin ve nihai tahlilde sorgulayan ve hesap soran demokratik yurttasligin yayginlasmasi icin yazilmistir
Bitte wählen Sie Ihr Anliegen aus.
Rechnungen
Retourenschein anfordern
Bestellstatus
Storno