Yurt disina çikinca Zoom üzerinden sohbet yapmaya basladim. Sonra bu sohbetlerin kayit altina alinmasi için talep oldu. Belli bir yasimiz basimiz var; teknolojiye çok yatkin oldugum söylenemez. Arkadaslardan bazilari bir Youtube kanalinin olmasinda paylasim açisindan hem fayda hem ciddi kolaylik olacagini söylediler. Isi bilen gençlerin yardimiyla bir Youtube kanali açtik. Yaptigimiz sohbetleri bu kanalda yayinladim. Bazi mecralarda da paylastim.
Bu arada cezaevi hatiralarini anlattim. Kendisine çok saygi duydugum Prof. Dr. Zafer Ayvaz Bey'in teklif etmesi ile sözlü cezaevi hatiralarini yaziya geçirdim.
Bu sayfalarda ne büyük iddialar ne de edebî sanatlar var. Sadece bir insanin iç sesi, kalbine dokunan anlari ve zamanla hatira hâline gelen agirlikla hapishane yasanmisliklari var.
Hayat hepimiz için farkli suretlerde, sekillerde akiyor. Kimi zaman umutla basliyoruz güne, kimi zaman yorgunlukla. Kimi zamanda baska bir sekilde... Bir tebessüm, bir veda, bir mektup, bir sessizlik... Hepsi ayri ayri damla, ama bir araya geldiklerinde hayat dedigimiz o genis nehri olusturuyorlar. Ve o nehir, bizi biz yapan tatli-aci hatiralarla dolup tasiyor.
Bu hatiralar, sadece geçmise ait degil; bazen bugünümüzü de belirliyor, yarinimiza yön veriyor. Kimi zaman dönüp ayni aciya yeniden dokunuyoruz, kimi zaman içimizi isitan bir hatirayla yeniden umut buluyoruz. Insan olmak böyle bir sey belki de: Unutmamak, hissedebilmek ve tekrar tekrar yeniden baslayabilmek. Bu hatiralar hayatin bütünü degil. Sadece bir bölümü... Daha önce dedigim gibi agirlikla cezaevi hatiralari...
Elinizde tuttugunuz bu metinler, bir ömrün bir bölümünün satir aralaridir. Belki size tanidik gelecek bir cümleyle karsilasacaksiniz, belki hiç duymadiginiz bir iç döküsle. Ama her satirin gerisinde benzer hatiralari yasamis kimselerin yüreklerine ayna olmus samimi bir yürek var. Bir zamanlar sevinmis, kirilmis, beklemis, üzülmüs, akla hayale gelmeyen acilar yasamis ama en çok da sabretmis bir yürek...
Okurken kendinizden bir sey bulursaniz, bilin ki bu yazilar yalnizca bana ait degil artik.
Ve unutmayin;
Her insanin içinde yazilmamis bir kitap, söylenmemis bir siir, duyulmamis bir dua vardir. Iste bunlar da benim içimden disariya yansiyan hatiralardan birkaçi... Sadece kendimin degil, benim gibi mutlak manada haksizliga ugrayan binlerce insanin hissiyatina tercüman olmaya çalistim.
"Zaman en büyük müfessirdir" demisler, "Gün ola harman ola..." demisler. Bazi seyler, dünyada ne kadar karsilik bulur bilmiyorum. Ama karsilik bulacagi bir âlem ve bir gün olacagi muhakkak. Dayanma gücümüzün temelinde bu anlayis var.
Ibrahim Hakki Hazretlerinin dedigi gibi:
Deme niçin sol söyle
Yerindedir ol öyle
Bak sonuna sabreyle
Mevlâ görelim n'eyler
N'eylerse güzel eyler
Vallâhi güzel etmis
Billâhi güzel etmis
Tallâhi güzel etmis
Allah görelim n'etmis
N'etmisse güzel etmis
diyoruz. Buna inancimiz tam...
Rabbimizin inayeti hepimize yâr olsun insaallah...
Zülfü Gökçe
Dieser Download kann aus rechtlichen Gründen nur mit Rechnungsadresse in A, B, CY, CZ, D, DK, EW, E, FIN, F, GR, H, IRL, I, LT, L, LR, M, NL, PL, P, R, S, SLO, SK ausgeliefert werden.








