2,99 €
2,99 €
inkl. MwSt.
Sofort per Download lieferbar
payback
0 °P sammeln
2,99 €
2,99 €
inkl. MwSt.
Sofort per Download lieferbar

Alle Infos zum eBook verschenken
payback
0 °P sammeln
Als Download kaufen
2,99 €
inkl. MwSt.
Sofort per Download lieferbar
payback
0 °P sammeln
Jetzt verschenken
2,99 €
inkl. MwSt.
Sofort per Download lieferbar

Alle Infos zum eBook verschenken
payback
0 °P sammeln
  • Format: ePub

"Günler birer damlaya dönüstü. Her gün tek damla gibi. Hiçbir sey birikmiyor. Bir yil ancak yarim bardak ediyor." diyor 1977 yilinda Elias Canetti. Baslangiçta ben de öyle zannediyordum cezaevinde. Ancak öyle olmuyormus meger. Yaza yaza iste elinizdeki bu kitapla birlikte birkaç tane daha kitap olustu cezaevinde.
Ümidin kaynagi inançtir. Inancin mahalli de kalp. Hirsizlar insanin kalbini çalamaz. Kalpte mekân tutmus olan inanci da çalamaz. Inancin kaynaklik ettigi ümidi hiç çalamaz.
"Hayatimi ve zamanimi çalamadiklarinin en büyük kaniti" diyordu Silivri zindanlarinda kaleme aldigi
…mehr

  • Geräte: eReader
  • mit Kopierschutz
  • eBook Hilfe
  • Größe: 0.3MB
  • FamilySharing(5)
Produktbeschreibung
"Günler birer damlaya dönüstü. Her gün tek damla gibi. Hiçbir sey birikmiyor. Bir yil ancak yarim bardak ediyor." diyor 1977 yilinda Elias Canetti. Baslangiçta ben de öyle zannediyordum cezaevinde. Ancak öyle olmuyormus meger. Yaza yaza iste elinizdeki bu kitapla birlikte birkaç tane daha kitap olustu cezaevinde.

Ümidin kaynagi inançtir. Inancin mahalli de kalp. Hirsizlar insanin kalbini çalamaz. Kalpte mekân tutmus olan inanci da çalamaz. Inancin kaynaklik ettigi ümidi hiç çalamaz.

"Hayatimi ve zamanimi çalamadiklarinin en büyük kaniti" diyordu Silivri zindanlarinda kaleme aldigi "Dünyayi Bir Daha Hiç Görmeyecegim" kitabinda Ahmet Altan. O'nun ifadesiyle hapis; "Hayatimi ve zamanimi kurtarabildigimi, yasayabildigimi, yazi yazarak zamana sahip çikabildigimi gösterdi bana. Bu, kolayca tahmin edilemeyecek kadar büyük bir zafer duygusu yaratiyor. Öylesine güçlü bir duygu ki bu, insana hapiste oldugunu unutturuyor."

Kader bir yere kadar, derler. Ancak öyle degil. Kader her yerde kader, biz de onun için iman ediyoruz ona. Nazan Bekiroglu'nun ifadesiyle yaziya düsen hiçbir sey atesini oldugu gibi yansitmiyor. Her sey yaziya dönüsürken munislesiyor. Hiçbir alfabede 'z' den sonra bir harf yok çünkü. Bu rezaletin kelimeler karargâhinda yeri yok. Yasadiklarimiz, tartisi dünya terazisine sigmayan yaralar. Halli mahser gününe kalmis hesaplar olsa da izi kaliyor hepsinin. Ancak neticede sadece birer iz degiller. Derinlere islemis bu izlere ulasip, onlari çabucak silebilmek kolay olmuyor. Bu yüzden, sair zamanlarda belki okumak dahi istemeyecegim bu siirleri nasil yazabildigime ben bile sasiyorum. Demek ki insanin hangi yönü kuvvetliyse o kadarmis.

Elinizdeki siirler kumsallarin kum taneciklerinden biri, mini minnacik biri gibi. Yeryüzünde gözle görülmez bir zerresi gibi. Siirlerimde kimi zaman dilimin, kimi zaman da kelime hazinemin kifayetsiz kalisi yüzünden geregince yazamadigim ifadeleri baskalarina söyletirim. Siirlerimde bu tür söylemlere rastlayacaksiniz. Olgun bir okuyucu çogu kez baskasinin yazdiklarindan sairin düsünemedigi güzellikleri bulur, okuduklarina daha zengin anlamlar ve renkler kazandirabilir. Siir birlikte soluk alip, birlikte soluk verme durumu. Okudukça sairlerin ve yasantilarinin ruhsal yikintilarini tasavvur etme isi de siz okuyuculara kalmakta. Elleriniz sayfanin birini kapatip, diger birini açarken siz hâlâ bazi dizelerin atmosferinden kopamayacaginiza inaniyorum.

Montaigne, Denemeler'inde, "Göklerin altindaki her sey, ayni yasanin ve ayni yazginin buyrugundadir." diyor. Ben de kaybettigim sefkati bula bula O'nda (cc) buluyorum. "Allah'in insanlara açacagi bir rahmeti tutup, hapseden olamaz." (Fatir, 2) Sebepler ve süreçler degil, sonuçlardir tarihten arda kalan. Yüce Rabbimden arzum odur ki, dünya çesitli kiriklara girse de bu siirlerin sadece bugün için degil, yarin için de bütün dünyada yankilar uyandirsin.

Nazan Bekiroglu'nun Nar Agaci adli eserinde özetle...

"Bahar ne zaman gelecek? Önce kisin ordulari zayiflayacak. Bahar yagiz delikanlilardan, menekse kalkanlardan, menekse mizraklardan, sümbül kiliçlardan kuvvetini hazirlayacak. Sonra baharin kuvvetiyle, kisin kuvvetleri ile kiyasiya çarpisacak...

Ve kis yenilecek...

Ama durun! O kadar da çabuk degil. Arada kurt bahar geldi zannedecek. Postunu çikarip kurumasi için günese serecek. Vay sen misin bahar geldi sanan! Bir firtina, bir dolu, oracikta tas kesip kalacak..."

Ama bahar yine de gelecek...

Hürmet ve muhabbetle...

Süleyman Çetinoglu


Dieser Download kann aus rechtlichen Gründen nur mit Rechnungsadresse in A, B, CY, CZ, D, DK, EW, E, FIN, F, GR, H, IRL, I, LT, L, LR, M, NL, PL, P, R, S, SLO, SK ausgeliefert werden.

Autorenporträt
1971 yilinda Antalya'nin bir köyünde ögretmen çocugu olarak dünyaya geliyorum. Ilkokulu da bu köyde bitiriyorum.
Eserlerimin temellerini Ankara Üniversitesi Egitim Fakültesinde okudugum yillarda (1988-1992) olusturdum..
Ilk görev yerim 1995 Ardahan... Ardindan seminerler, konferanslar sayesinde o sehir senin, bu sehir benim gezmedigim mekân kalmadi. Eserlerimin bir kismini bu yillarda yazdim.
2012'de 18 yillik ögretmenlikten sonra bürokratik hayata basladim. Ta ki 1 Eylül 2016'ya kadar. 52.000 kisiyle birlikte ben de kamu görevinden ihraç edildim.